OCAKSUBAT2025
Gülhan Berkman Yakar
Kurumsal liderlikte topluma dokunmanın gücü
Kurumsal liderlikte topluma dokunmanın gücü
Eski yıla veda ederken, her zaman kendi filmimi geriye sarıp bazı sorulara yanıt vermeye çalışırım; Örneğin; o yıla başlarken hedeflerim nelerdi? Neleri gerçekleştirebildim? Neleri yapsam daha iyi olurdu? Edindiğim hangi tecrübeleri bu yıla taşıyacağım? Kendi kendime bir süre bu sorular üzerinde düşünmek, yeni yıla hazırlanmak için güzel bir kapı açıyor zihnimde…
Bu yıl sorularıma yanıt ararken, memnuniyetsiz olduğum pek çok konunun içinde yaşadığımız koşullar nedeniyle, ne yazık ki, hala yerli yerinde durduğunu gördüm. Bunu fark ettiğimde her ne kadar biraz sıkılsam da bunların tamamen benim kontrolümde olan konular olmadığını bilmek, biraz olsun içimi rahatlattı diyebilirim. En iyi hissettireni de, geçtiğimiz yıl pek çok sivil toplum kuruluşuyla birlikte, projeler gerçekleştirdiğim veya onların etkinliklerine katkı sağladığım çalışmalar oldu. Özellikle gençler için, sosyal etki yaratan projelerde yer almak, hedeflerim içinde en önemli konular arasındaydı. Yeni yılda da toplumsal konularda daha etkin rol almak, hedeflerim arasında olacak. Aslında “Sosyal etki projeleri” günlük hayatımızda bazen gözden kaçan, ancak toplumun geleceğini kökten etkileyebilecek bir konu. Örneğin bu projeler; dezavantajlı bireylerin hayatını değiştirirken, aynı zamanda paydaş olan şirketlerin topluma olan katkısını göstermesi ve kurumsal itibarını pekiştirmesinde çok önemli bir rol oynuyor. Yeni yılın ilk yazısında söz konusu projelerin neden bu kadar önemli olduğunu geniş bir perspektifle sizlere aktararak, bu yılki hedefime ilişkin ilk adımımı atmak istedim.
İşbirliğinin gücü
Sosyal etki projelerinin başarılı olabilmesi için sivil toplum kuruluşları (STK) ve firmalar arasındaki işbirliği hayati önem taşır. STK'lar, toplumsal ihtiyaçları derinlemesine anlayan ve sahada deneyime sahip kuruluşlar olarak, projelerin etkili şekilde tasarlanmasını ve uygulanmasını sağlar. Öte yandan, firmalar finansal kaynaklar, insan gücü ve lojistik destek sağlayarak projelerin sürdürülebilirliğini temin eder.
Örneğin, KAHEV (Kadın Hekimler Eğitim Vakfı) ile işbirliği yapan şirketler, burs fonlarına katkıda bulunarak tıp eğitimi almak isteyen gençlere destek oluyor. Benzer şekilde, Anadolu Efes’in "Bir Sahne" projesinde sivil toplumdan uzmanlar, sahne alacak sanatçılar ve topluluklarla işbirliği yaparak projeye derinlik katıyor. Bu tür işbirlikleri, projelerin toplumda daha geniş bir kitleye ulaşmasını sağlıyor.
Gençlere fırsat sunan projeler
Türkiye’de gençlere yönelik birçok önemli proje hayata geçiriliyor. Bunlar arasında, Eğitim Gönüllüleri Vakfı'nın (TEGV) çocukların ve gençlerin eğitim hayatına yaptığı katkı dikkat çekiyor. Çocukların yaratıcılığını ve analitik düşünme becerilerini geliştiren programlarla gençlerin daha donanımlı bir geleceğe adım atması hedefleniyor.
Şirketler, bu tür projelerde yer alarak hem toplumsal fayda sağlıyor hem de geleceğin potansiyel çalışanlarına yatırım yapmış oluyor. Örneğin İzmir Büyük Şehir Belediyesi Sosyal Projeler Daire Başkanlığı'nın gerçekleştirdiği pek çok proje ile gençler; kültürel, sosyal ve sportif faaliyetlerde daha aktif rol alarak, gelişimlerini sürdürme fırsatı buluyor. Bu projeler hem gençlerin özgüvenini artırıyor hem de topluma daha bilinçli bireyler kazandırıyor.
Dezavantajlı gruplara destek
Kadınların toplumsal hayatta daha fazla yer alabilmesi için kurulan KAHEV (Kadın Hekimler Eğitim Vakfı), hem toplumsal cinsiyet eşitliğini destekliyor hem de tıp eğitimi almak isteyen gençlere burs olanağı sağlıyor. KAHEV'in başarısı, kurumsal şirketlerin bu projeleri desteklemesiyle daha da artıyor. Kadın hekimlerin liderliğinde kurulan bu vakıf, bireylerin hayatında küçük ama etkisi büyük dokunuşlar yaparak bir fark yaratıyor.
Engelli bireylere yönelik örneklerden biri ise Düşler Akademisi. Engelli ve sosyal dezavantajlı bireylerin eğitim, sanat ve spor alanında kendilerini geliştirebilecekleri bu proje, onların toplumsal hayata daha aktif katılmalarını sağlıyor.
Sanat ve müzisyenlere katkı
Müzik ve sanat, toplumların ruhunu yansıtan önemli alanlar. Bu alandaki sosyal etki projeleri de çok değerli. Örneğin, Anadolu Efes’in "Bir Sahne" projesi, genç sanatçılara sahne alma fırsatı sunuyor. Hem izleyicilere unutulmaz bir deneyim yaşatıyor, hem de sanatçıların kariyerine önemli bir destek sağlıyor. Bu tür projeler sayesinde sanatçılar daha geniş bir kitleye ulaşıyor ve sanatın yayılması sağlanıyor.
İstanbul Kültür Sanat Vakfı'nın (İKSV) yürüttüğü "Çocuklar İçin Sanat" projesi, çocukların sanatsal bakış açılarını geliştirmeyi hedefliyor. Bu projeler, sanatın her yaştan bireyin hayatına dâhil edilmesini kolaylaştırıyor.
Kurumsal sosyal sorumluluk projelerinin gücü
Biraz da size “Kurumsal Sosyal Sorumluluk Projelerinin” marka algısı, müşteri bağlılığı ve satın alma niyeti üzerinde çok olumlu etkileri olduğunu biliyoruz. Örneğin, İstanbul'da yapılan bir araştırmada, Kurumsal Sosyal Sorumluluk faaliyetlerinin satın alma niyeti üzerinde %43,3'lük etkisi tespit edilmiş. Ayrıca bu projelerin çalışan bağlılığını ve motivasyonunu artırma konusunda da önemli etkiye sahip olduğunu biliyoruz. (Geçen yıl Yanmar firması ile gerçekleştirdiğimiz “Hanasaka- Çocuklar Çiçek Açsın!” projesinde katılan kurum personellerinin geri bildirimleri de bu yöndeydi.) ABD merkezli Cone Communications tarafından yapılan bir araştırmaya göre de; tüketicilerin %87'si sosyal sorumluluk projelerine katılan markaları tercih ettiğini ifade etmiş. Ayrıca, Deloitte'un 2023 raporuna göre, genç çalışanların %65'i sosyal etki odaklı projelerde yer alan şirketlerde çalışmayı daha anlamlı buluyorlarmış.
Kurumsal karar verici ve uygulayıcılar kimler
Bu projeleri genellikle şirketlerin insan kaynakları, kurumsal iletişim ve sosyal sorumluluk birimleri gerçekleştiriyor. İnsan kaynakları birimleri, çalışan bağlılığını artırmak amacıyla projelere yön verebilirken, kurumsal iletişim ekipleri projelerin topluma duyurulmasında önemli bir rol oynuyor. Ayrıca, büyük şirketlerde genellikle "Sürdürülebilirlik Müdürü" veya "Sosyal Sorumluluk Yöneticisi" gibi pozisyonlar, bu projelerin koordinasyonunu üstlenebiliyor. STK'larla işbirliği yapma kararı da genellikle bu birimlerin liderliğinde alınıyor diyebiliriz.
Örneğin, Sabancı Holding’in kurumsal sosyal sorumluluk birimi, toplumsal cinsiyet eşitliği ve eğitim projelerini planlayarak uygulamaya geçiriyor. Ayrıca, Borusan Holding’deki sürdürülebilirlik departmanı, çevresel sürdürülebilirlik projeleri ile toplum üzerinde olumlu bir etki yaratıyor.
2024’te dünyada etki yaratan projeler nelerdi?
LEGO: Dünya genelinde çocukların eğitime erişimini artırmak amacıyla "Build the Change" adlı bir program başlattı. 2024 yılında dezavantajlı bölgelerdeki okullara eğitim setleri ve kaynaklar sağlayarak çocukların yaratıcılığını destekledi.
Ben & Jerry’s: Sosyal adalet ve eşitlik konularında aktif kampanyalar yürüten dondurma markası, 2024'te ırk eşitliği ve iklim adaleti konularında farkındalık yaratmak için çeşitli projeler başlattı.
Google.org: Teknoloji devinin sosyal sorumluluk birimi, 2024 yılında dijital okuryazarlığı artırmak için küresel ölçekte bir eğitim programı başlattı. Özellikle kadınların ve dezavantajlı bireylerin teknolojiye erişimini artırmayı hedefliyor.
El Sistema (Venezuela): Dezavantajlı çocuklara yönelik ücretsiz müzik eğitimi sağlayan El Sistema, binlerce çocuğa ulaşarak onların hayatını değiştirmeye devam ediyor. Müzik aracılığıyla toplumsal entegrasyonu ve özgüveni artıran bu program, birçok ülkede benzer projelere ilham verdi.
Playing for Change (Küresel): Dünyanın farklı bölgelerinden müzisyenleri bir araya getirerek kültürler arası bağları güçlendiren Playing for Change, 2024 yılında müzik eğitimine odaklanan yeni projelerle adından söz ettirdi. Özellikle Afrika ve Güney Amerika’da genç müzisyenlere enstrüman desteği sağlayarak sanatı erişilebilir kılıyor.
Carnegie Hall’s Musical Connections (ABD): Hapishaneler, hastaneler ve barınaklarda müzik atölyeleri düzenleyen bu proje, müziği dezavantajlı bireyler için bir iyileşme aracı olarak kullanıyor. 2024 yılında, proje kapsamındaki topluluk konserleri ve bireysel müzik terapileri büyük yankı uyandırdı.
Geleceğe bırakılan en güzel miras
Sonuç olarak, sosyal etki projeleri sadece toplumu değil, projeleri destekleyen kurumları da ileriye taşıyor. Daha fazla şirketin bu projelere katılması, hem topluma fayda sağlayacak hem de iş dünyasının daha etik ve çevreci bir yapıya kavuşmasını sağlayacak. Bugün bir şirkette karar verici pozisyonda bulunuyorsanız, siz de topluma dokunacak projelere öncülük edin. Unutmayın, geleceğe bırakılan en güzel miras, topluma yaptığınız katkıdır.
Sevgiyle Kalın.