MARTNISAN2025
YENİDEN KÖKLER DİZİSİ; ERTAN AİLESİ
Sakız’dan Çeşme’ye, oradan Türkiye’ye Ertanlar Onlar Giritli bir dedenin ve Sakızlı gelinlerin Çeşme’den çoğalan çocukları. Aralarından, İzmirli işadamlarının TOBB Başkan Vekilliğine dek yükselen duayeni, üç belediye başkanı ve okul yaptıran hayırseverler çıktı. "İzmir iş dünyası" denince, Türkiye’de yankılanan birkaç soyadından biridir, Ertan. "Duayen işadamı Şinasi Ertan..." diye başlayan bir cümleyi duymayan kalmış mıdır? İzmir’de çok ortaklı bir şirket kurulacak ya da İzmirli işadamları konsorsiyum kurup bir ihaleye katılacak olsa başkan yine odur. Yıllarca Çeşme Belediye Başkanlığı yapan kuzeni Nuri Ertan da politik arenanın yakın geçmişteki İzmirlilerindendir. Nuri Bey, babası Kelami Ertan ile amcası Ali Rıza Ertan’dan almıştır, başkanlık bayrağını. Ağabeyi Kaya Ertan da İzmirli "Kır At"lardandır. Çeşmeli olarak bilinir, Ertanlar. Aslında kökleri, büyük dede tarafından Girit’e, hem büyük babaanne hem de anneleri tarafından Sakız’a dayanıyor. Nuri Ertan’ın bildiği en eski aile ferdi, 1800’lerin başında Girit’in Resmo Kenti’nden Sakız’a öğretmen olarak giden Hafız İbrahim Efendi. Orada ticaret yapmaya başlıyor ve Sakız’ın en zengin tüccarlarından birinin kızı Ayşe Hanım’la evleniyor. İkisi de Osmanlı toprağı olan Sakız ile Çeşme, iç içe. O nedenle Nuri Ertan, "Hafız İbrahim Efendi Sakız’a gelmiş ama belki daha sonra Çeşme’ye gelmiştir, bilemiyoruz. Kız alıp kız verme olayında da bence böyle olmuştur. Ayşe Hanım mı Sakız’a gitmiştir, yoksa Hafız İbrahim Efendi mi Çeşme’ye gitmiştir; bunu söylemek mümkün değil" diyor. Rıza adındaki oğullarından, Şinasi ve Ahmet Vafir adında iki torunları dünyaya geliyor. Şinasi Bey’in üç kızı oluyor. Hacı Ahmet Vafir Ertan ise ailenin bugün tanıdığımız fertlerinin babası ve dedesi. Gelinler Sakız’dan 1871 yılında Çeşme’de doğan Hacı Ahmet Vafir Ertan, ticaretle uğraşıyor. Sakız, Çeşme ticaretinin can damarı. Çeşme ise turistik bir belde. Şinasi Ertan’ın anlattığı gibi, Sakız’da plaj ve termal su yok. Sakız’ın zenginleri yaz aylarında Çeşme plajlarına ve termal banyolarına geliyor. Şinasi Ertan, dedesi Hacı Ahmet Vafir Ertan’ın, babaannesi Atiye Hanım’ı böyle gördüğünü anlatıyor: "Dedem, babaannemin kim olduğunu, ailesini öğreniyor, ona talip oluyor. Dedem Çeşme’de işini kurmuş. İlle alacağım bunu, diyor. Onlar da soruşturuyorlar dedemi; evleniyorlar." Böylece aileye, Sakızlı zengin bir gelin daha gelmiş oluyor. Sakız gelişmiş bir il, Çeşme ise küçük bir yer. Atiye Hanım’ın, Yömalaki (İkizler) lakabıyla anılan babası, Sakız’ın en tanınmış tüccarlarından. Kızının, doğumlarını Sakız’da yapmasını sağlıyor. Nüfus kayıtlarına göre Atiye-Ahmet Vafir Ertan’ın dört oğlundan ilk üçü Sakız’da, sonuncusu Çeşme’de doğuyor. Yaş sırasına göre adları; Mehmet Muammer, Ahmet Rıdvan, Hüseyin Kelami ve Ali Rıza Ertan. Dört kardeşin çocukluklarının ve gençliklerinin büyük kısmı, annelerinin memleketi Sakız’da geçiyor. Aile, mübadeleyle birlikte sadece Çeşme’de yaşamaya başlıyor. Sakız’da doğan üç kardeş, Sakızlı kadınlarla evleniyor. Çeşme doğumlu en küçüklerinin eşi ise Denizlili. 1895 doğumlu Mehmet Muammer Ertan, Çeşme’de dava vekilliği yapıyor. Vafir adında bir oğlu ve Engin adında bir kızı oluyor. Engin Ertan, İzmir’in en büyük pamuk tüccarlarından Hayri Özmeriç ile evleniyor. Özmeriçler, kendi adlarını taşıyan pek çok okul yaptırıyor. 1896 doğumlu Ahmet Rıdvan Ertan; Orhan, Şinasi ve Türkan Ertan’ın babası. 1903 doğumlu Hüseyin Kelami Ertan’ın oğulları, Kaya ve Nuri Ertan. Dört kardeşin en küçüğü, 1907 doğumlu Ali Rıza Ertan’ın ise beş çocuğu oluyor: Atalay, Tülay, Vafir, Atiye ve Perihan Ertan.