OCAKSUBAT2024 Yayın Kurulu
İnsan için çalışan ekonomi
İnsan için çalışan ekonomi Avrupa Birliği Sosyal Ekonomi Eylem Planı'nın (TSE) nasıl tanıtıldığını biliyor musunuz? "İnsanlar için çalışan bir ekonomi inşa etmek istiyoruz" diyorlar. Kesinlikle doğru bir tanımlama, çünkü sosyal ekonomi dışındaki uygulamaların insanlar için çalışmadığı gerçeğini de ortaya koyuyor. Hem ülkenin hem de İzmir'in sosyal ekonomi uygulamalarına ihtiyacı var. Dosya konumuz kısa ve öz olarak, dünyanın dayanışmaya ihtiyacı olduğunu anlatıyor. İzmir Life dergisinin 2020 Ekim ayı sayısında “Hasan Tahsin tam olarak nerede şehit düştü” yazısı yayınlanmıştı. Yazı dönemin İngiliz “Grafics” dergisinde yayınlanmış ve araştırmacı Atilla Oral’ın Arşiv telif hakkını alarak yayınladığı ve tarafıma da kullanım için ilettiği bir grafik canlandırmaya dayanıyordu. Şükrü Kocagöz bu sayımızda elde ettiği yeni kanıtlar ile birlikte Hasan Tahsin'in ilk kurşunu Pasaport'ta attığını kesinleştiriyor. "Adettendir yeni bir yıl başladığında, geçmiş yılların hemen her konudaki bakiyesi şöyle bir toparlanır. Bu yıl da öyle oluyor. 2024’ün ilk gününden itibaren değerlendirmeler yapılıyor hemen her yerde. Benim de üyesi olmaktan kıvanç ve gurur duyduğum başta Slow Food olmak üzere çeşitli sivil toplum kuruluşları 2024’ün en önemli derdinin “Sürdürülebilir Bir Dünya” olduğunda birleşti ve on yılların 2024’e bakiyesi çevre sorunlarını bir bir yazdılar" diyor, A. Nedim Atilla... Hiç şüphe yok ki Pepe Mujica'nın siyasi kariyeri gerçek bir serüven. 1964'te gerilla olarak atıldığı siyaset sahasında 2010'da Uruguay'ın başkanı olana kadar mücadele ediyor. Özgürlük aşığı örnek bir siyasetçinin yaşamı... Pepe'yi siz de çok seveceksiniz. Osmanlı İmparatorluğu’nun ilk yüzyılına damgasını vurmuş önemli bir kumandanın, Gazi Evrenos Bey’in soyundan geliyorlar. İmparatorluğun Mihaloğulları, Malkoçoğulları ve Turahanlıoğulları gibi ilk akıncı ailelerinden. Şimdiki kuşak hangi tarih kitabını açsa, bu yüzden soyadlarını görüyor. Kökler dizimizin yeniden yayınında bu sayımızda Evrenosoğlu Ailesi var. Kah Almanya'da kah Türkiye'de yaşayan Türk bir anne ve Alman bir baba... Nazi zulmünden kaçarak Atatürk'ün daveti ile Türkiye'ye gelerek İstanbul Üniversitesi'nde görev yapan akademisyen bir dede... Gastronomi sayfalarımızın bu sayıdaki konuğu "Ben iki kültürü de bir arada taşıyorum" diyen Narımor Urla'nın şefi Atilla Heilbronn. Zeynep Omay söyleşisini keyifle okuyacaksınız. Tiyatro ve sinema oyuncusu, ses sanatçısı, oyunculuk ve yaratıcı drama eğitmeni Ayla Algan, 45 yıldır, sonu olmayan pek çok kulvarda koşuyor. Ölümsüzlük iksiri sanatı, sahneden dünyaya taşıyor. Bu ay kaybettiğimiz Ayla Algan'ı geçmiş yıllarda yaptığımız bir söyleşi ile anıyoruz. Vintage home by Yelis yeni koleksiyonda çocukluğunun saat kulesini nakışlarla işledi. Yelis'in mekanına uğramayı unutmayın! Takı yapma geleneğinin köklerinin 5000 yıl öncesi Çin toplumuna dayandığını, Mezopotamya’da MÖ 3000 – 4000 yılları arasında yapılan takıların ağaç kavuğundan, hayvan kemik ve dişlerinden, ağaçlardan yapraklardan yapıldığını, ilk takı örneğinin hayvan dişinden yapılmış bir küpe olduğunu biliyor muydunuz? Yüzyıllar boyunca Mısır’da takıların gücü ifade ettiğini, tahmin edilenin aksine kadınlardan daha çok erkeklerin takı kullandığını, firavunların takıyı varlıklı ve hâkim sınıfın bir gösterge aracı olarak kullandıklarını biliyor muydunuz? Raşel Rakella Asal'ın kaleminden bilgi dolu bir yazı daha... Merhaba 2024...
E-DERGİ İzmir Life şimdi internette.
Tıklayın, okuyun...
Eylül/Ekim 2025 sayısında neler vardı göz atın!
AYIN MEKANLARI GÜL KEBAP

İşte istisna mekânlardan biridir Gül Kebap... Kuruluş tarihi 1949. Gül Kebap’ın özelliği sadece “iyi köfte” yapıyor olması değil. Gül Kebap yetmiş altı yıldır aynı yerde ve dördüncü kuşağın yönetiminde. “Sefer tası” misali üç katlı daracık mekânında müdavimlerinin vazgeçemediği adres. Hayranlık uyandıracak bir çaba değil midir bu? İşini, kalitesini koruyarak yapan tam bir aile işletmesi… Kurucu Mehmet Ali Gülgeze, Girit’in üçüncü büyük şehri Resmo’dan İzmir’e göçle gelmiş. Çanakkale’de savaşmış. Bayrağı, ikinci kuşak oğulları Mustafa ve Muhsin Gülgeze devralmış… Ardından torun Hüsnü Gülgeze. Ve bugün dördüncü kuşak Hüsnü’nün oğlu Burak Muhsin işin başında. “Bir Kemeraltı klasiği” olarak Gül Kebap, esnaf lokantası köfteciliğini ilk günden bugüne değişmeyen formül ve sunum geleneğiyle tavizsiz sürdürüyor.

FİLİBELİ HAN

Filibeli Han Eski İzmirlilerin hatıralarındaki Şükran Oteli, özenli bir yenileme süreci sonrasında sahiplerinin soyadını alan "Filibeli Han" Kemeraltı Çarşısı'nın yeni cazibe merkezi olarak hizmete açıldı. Günümüz ihtiyaçlarına uygun yiyecek içecek mekanlarının yer aldığı Filibeli Han'ın üst katı da keşke çeşitli el sanatları üretiminin yapıldığı atölyelere açılsa... Bizim dikkatimizden kaçmış olabilir ama binanın kısa bir tarihinin yabancı dilleri de kapsayacak şekilde bir köşede yer alması çok doğru olurdu diye düşünüyoruz.

BOŞNAKYA

Boşnakya Filibeli Han'ın yan sokağa açılan çıkışında sevimli olduğu kadar lezzetli ürünler sunan "Boşnakya" isimli bir mekan var. Kıymalı Boşnak böreği, peynirli, patatesli ve patlıcanlı börekler, yaprak sarma ve haşhaşlı börek gibi lezzetlerin ağız sulandırdığı mekanda demli bir çay veya reyhan şerbeti yanında poğaçalar ve harika tatlılar deneyebilirsiniz.Antakya'nın çıtır kabak ve kömbesi, bougatsa Selanik tatlısı, medovik Rus pastası, triliçe tatlıları sizi bekliyor. Cuma günleri menüye mantı da ekleniyor. Boşnakya'ya uğramayı ihmal etmeyin.