TEMMUZAGUSTOS2023 Pınar Tekeş
Venüs retrosuna bir özdeğer yaklaşımı
Venüs retrosuna bir özdeğer yaklaşımı Merkür’ü öğrenmiştik de bu Venüs retrosu nereden çıktı dediğinizi duyar gibiyim. Bu yaza damgasını vuran astrolojik olaylardan biri de 24 Temmuz- 5 Eylül arasında Aslan burcunda geri hareketini gerçekleştirecek olan Venüs. Gezegenlerin geri gitme dönemlerinde enerji içe akar. Yani Venüs’ün sembolize ettiği konular fiziksel dünyada deneyimlenmek yerine yaklaşık olarak 40 gün iç dünyamıza yöneliyor. Sevme, sevilme, çekim gücümüz, öz değer duygumuz, diğerleriyle iş birliği yapma, uyumlu olma, ilişki kurma ve maddiyat konuları eksenindeki pekçok alt konuyu da gözden geçirebileceğimiz bir zaman dilimindeyiz. Başta maddi ve manevi kaynaklarımız olmak üzere; kendimize ne kadar değer verdiğimizden tutun, değeri kabul etme biçimimize kadar fark ettiğimiz etmediğimiz tüm tıkanıklıklarımız çözülmek üzere önümüze dökülecek. İçe dönmeye “kendini sevmek” konusuyla başlayalım mı? Bu ne demek? Öncelikle ruhumuzun bu dünyadaki evi olan fiziksel bedenimizi kabul etmek demek. Dünyayla köklenebilmek demek. Negatif motivatörlerle değil, varlığımızı onurlandırarak nefes almaktan keyif almaya hakkımız olduğunu ve bunu hayatımıza aktive edebileceğimizi hatırlamak demek. ? Kendinize iyi bakıyor musunuz? ? Duygusal ihtiyaçlarınızı diğerlerinin karşılamasını beklemeden kendiniz karşılayabiliyor musunuz? ? Sınırlarınız neler? Hem kendi hem de diğerleriyle olanları düşünün. Neleri aşabilir, esnetebilir; nerelerde dur diyebilirsiniz? ? Kendinizi olumlu olarak destekleyip ilerlemek istediğiniz neler var? ? İçsel dengenizi neler bozuyor, değiştirmek için neye ihtiyacınız var? ? Dışsal dengenizi neler bozuyor? Eğer bozan bir çevrede yaşıyorsanız bunu dengeye getirmek için neleri farklılaştımalısınız? Bütün bunlara baktıktan sonra diğerleriyle olan ilişkimizi değerlendirelim. ? Ben bu kişiyi hiç sevmiyorum dediğiniz kaç kişi var? Listeleyin. Ortak özellikleri neler? Size neyi veya kimi hatırlatıyorlar? Bazılarından hoşlanmıyor olabilirsiniz. Ama sevmemek veya nefret etmek kişinin enerjisini ve alanını çok fazla kirleten duygular. Onun yerine onlara karşı nasıl geçirmez olacağınıza dair çalışabilirsiniz. Kendini kabul etmek, iyi kötü diye parçalara bölmeden kusurlarını, eksikliklerini ve geçmişte yaptığın hataları görerek, geride bırakarak kendinle barışık olmak anlamına gelir. Mükemmeliyetçilikten kaçınmayı ve kendine dürüst olmayı gerektirir. İnsanlar hatalar yapabilir, zayıf noktaları olabilir ve sürekli bir gelişim sürecinde olabilirler. Kendini kabul etmek, bu gerçekleri kabul etmek ve kendini sürekli olarak eleştirmek yerine, kendine şefkatli ve anlayışlı olmayı içerir. ? Kendinizi sürekli hangi noktalarda eleştiriyorsunuz? Bu algoritmayı kırsanız neler olur? ? “Mükemmel olursam sevilirim” çocukluk kaydınızı değiştirip yetişkinliğe geçmek için nelere ihtiyacınız var? Başarılı olmak, kişisel hedeflerinize ulaşmak, yeteneklerinizi geliştirmek ve potansiyelinizi ortaya çıkarmak için önemli bir motivasyon kaynağı olabilir. Ancak, başarı sadece dışsal bir ölçüt olarak değerlendirilmemeli ve başkalarının onayına dayanmamalıdır. Sevgi, daha derin ve anlamlı bir bağ kurmayı gerektiren bir duygudur. Gerçek sevgi, bir kişinin sadece başarılarına veya başarısızlıklarına dayanmaz, insanın kendisi olması, kusurlarıyla birlikte kabul edilmesi ve desteklenmesi üzerine kurulur. Mükemmeliyet takıntısı hayatı sınırlayabilir ve olumsuz etkilere yol açabilir. Kaygı ve stres seviyelerini artırabilir. Sürekli olarak mükemmeliyeti hedefleyerek, beklentilerinizi çok yüksek tutarsınız ve sürekli bir tatminsizlik hissiyle karşılaşabilirsiniz. Kendinize ne son ne zaman şefkat gösterdiniz? Başkalarından sevgi almak, kendimizi değerli hissetmek için tek başına yeterli bir ölçüt değildir. Başkalarının sevgi ve takdirini kazanmak, insanların doğasında olan bir istektir. Ancak, değerli olmanın temel kaynağı başkalarının onayı veya sevgisi değildir. Kendini sevmek, başkalarını sevme yeteneğinin temelini oluşturur çünkü içsel denge ve huzur bulunduğunda, başkalarına daha sevgi dolu bir şekilde yaklaşabiliriz. ? Değerli olmak, içsel bir inanç ve benlik saygısıyla ilişkilidir. Kendi değerinizi başkalarının sevgisine bağlamak, dış etkenlere bağımlı bir hale gelmenize neden olabilir. Başkalarının sevgisi dalgalanabilir, değişebilir veya bazen size ulaşmayabilir. Bu durumda, kendinizi değersiz hissetmeniz anlamına gelmez. Değerli hissetmek için öncelikle kendinizi kabul etmeniz ve kendinizi sevmeniz önemlidir. Kendinize nasıl davrandığınız, kendi ihtiyaçlarınıza ne kadar önem verdiğiniz ve kendinizle nasıl iletişim kurduğunuz da değerinizi belirleyen faktörlerdir. Kendinizi sevdiğinizde, başkalarının sevgisi sadece bir bonus olur, ancak kendi değerinizi temel alarak yaşamınızı sürdürebilirsiniz. ? Sonuç olarak, başkalarının sevgisi güzel bir duygu olabilir, ancak değerli hissetmek için başkalarından sevgi almak tek ölçüt olmamalıdır. Bu yaz kendimizi sevme, kabul etme ve değer verme sürecine odaklanarak içsel gücünüzü keşfedip ve başkalarının sevgisi dışında da değerli olduğumuzu hissedelim. Venüs Aslan’da öz güven duygumuzu arttırdığına göre; hissedebilmek için de hadi bu rüzgarı arkamıza alıp yukarıdaki maddelerden başlayarak özdeğer konularımıza bir göz atalım mı?